18.03.2024
Genç Tıbbiyeliler Mesleklerine İlk Adımlarını Attı
İstanbul Arel Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri 14 Mart Tıp Bayramı’nda hekimlik mesleğine adımı attı.
14 Mart Tıp Bayramı’nda kurulan İstanbul Arel Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde adeta bayram coşkusu yaşandı. Kuruluş yıldönümünü kutlayan fakülte, tıp bayramı coşkusunu yaşarken birinci sınıf öğrencilerinin mesleklerine ilk adımlarını atmasına beyaz önlüklerini giydirerek tanıklık etti.
İstanbul Arel Üniversitesi Cevizlibağ Sağlık Yerleşkesi’nde düzenlenen 14 Mart Tıp Bayramı ve Beyaz Önlük Giyme Töreni’ne İstanbul Arel Üniversitesi Onursal Başkanı Kemal Gözükara, Mütevelli Heyet Başkanı Özgür Gözükara, Mütevelli Heyet Üyesi Münevver Gözükara, Prof. Dr. Ayşe Öner, Halil Toplamaoğlu, İstanbul Arel Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ercan Gegez, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ergül Berber, Prof. Dr. Hüseyin Gün, Prof. Dr. Enver Duran, İstanbul Arel Üniversitesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Cem Uzal, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ersin Göse, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yıldız İyidoan, İnönü Üniversitesi Fen – Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tekin İzgi, Memorial Bahçelievler Hastanesi Başhekim Dr. Sevim Şuekinci, İstanbul Arel Üniversitesi Genel Sekreteri Mustafa Kılıçaslan, İstanbul Arel Üniversitesi akademik ve idari personeli, öğrenciler ile aileler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan tören açılış konuşmaları ile devam etti.
“Doktorluk Çok Kutsal Bir Meslektir”
Törende sınıf arkadaşlarını temsilen konuşan İstanbul Arel Üniversitesi Tıp Fakültesi birinci sınıf öğrencisi Gülce Bekem, doktorluğun kutsal bir meslek olduğunu ve Cumhuriyetimizin 100. yılına yakışacak hekimler olmak için var güçleri ile çalışacaklarını ifade etti.
Gülce Bekem; “Bizler bugün öğrencilikten doktorluğa uzanan emek dolu bir yolcuğun ilk adımlarını attığımızın farkındayız. Doktorluk çok kutsal bir meslektir. Çünkü bu görevi üstlenen bu kişiler kendilerini bilime ve insanlığa adamışlardır. Doktor hastasının umududur. Hasta, doktora güvenir onun tarafından sağlığına kavuşturulmayı bekler. Bizler de onları mutlu görebilmek mu mesleği seçtik. Hocalarımız tarafından elimize birer meşale tutuşturuldu. Bu ilim meşalesini daima aynı hevesle ve aynı ateşle ömrümüzün sonuna dek ve kimi zaman o ateşi büyüterek sonsuzluğa taşıyacağız. Cumhuriyetimizin 100. Yılında saflığı ve temizliği temsil eden bu beyaz önlüğü giyecek olmaktan bu sebeple bizler için ayrı bir gururdur. Cumhuriyetimizin genç doktor adayları olarak çok çalışacağımızı ve mesleğimizi en iyi şekilde yapıp hep bir adım daha ileriye taşıyacağımıza olan inancım tam.” dedi.
“Başarmamanız İçin Hiçbir Neden Yok”
Öğrencilerin kendilerini mesleki anlamda geliştirebilmesi gerekli çalışmaları yapacaklarını ifade eden İstanbul Arel Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Cem Uzal öğrencilik döneminde ve sonrasında her zaman onlara destek olmaya devam edeceklerini belirtti.
Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cem Uzal; “Başarmamanız için hiçbir neden yok. Bizde size bilgilerimizi aktararak en iyi şekilde bu mesleği icra etmeniz için elimizden geleni yapacağız. Tüm meslek hayatınız boyunca bir telefon kadar yakınınızdayım. Her türlü zorlukta hastaların tedavisinde olsun veya kişisel sorunlarda olsun, artık biz bir aileyiz. Son sözümde ailelere; artık çocuklarınız bize emanet. Onları birer doktor olarak yetiştirmek bizim esas görevimiz.” şeklinde konuştu.
“Tıbbiyeli Olmak 14 Mart’ı Unutmamaktır”
Konuşmasında 14 Mart Tıp Bayramı’nın tarihçesinden bahseden İstanbul Arel Üniversitesi Tıp Fakültesi Kurucu Dekanı ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Enver Duran tıbbiyeli olmanın özellikle ülkemiz için çok önemli olduğunu vurguladı.
Beyaz önlüğün hekimlik mesleği için önemine de değinen Prof. Dr. Enver Duran; “Tıbbiyeli olmak hekim olmanın ötesinde önemli bir sıfattır. Tıbbiyeli olmak herkesten farklı olmak, haksızlıklara isyan etmek, yanlışlıkları fark etmek, insanı herkesten daha iyi tanımak ve daha çok sevmektir. Tıbbiyeli olmak çalışmak ve en iyi olmak için mücadele etmektir. Bu kapıdan girdiğiniz anda insanların size bakışı bile değişir. Ancak sizde kendinize düşeni yapmalısınız. Mustafa Kemal Atatürk, yurt dışına gönderdiği tıbbiyelilere gönderdiği telgrafta; ‘Sizi birer kıvılcım olarak gönderiyorum, alevler olarak geri dönmelisiniz.” demiştir. Tıbbiyeli olmak 14 Mart’ı unutmamaktır. 14 Mart’ta sadece bir üçüncü sınıf talebesiyken ülkesini ve şehrini işgal eden İngilizlere karşı susmayan tıbbiyeli Hikmet’i unutmamaktır. Tıbbiyeli olmak kararlı olmaktır, kimse için bildiği yoldan dönmemektir. Bugün İstanbul Arel Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin 8.’inci yılını kutlamaktayız. Fakültemiz 14 Mart Tıp Bayramı’nda kuruldu. Bu her fakülteye nasip olacak bir olay değil, tarihi bir gün. Genç tıbbiyeliler, bugün beyaz önlüklerini fakültemizin kuruluş gününde giyerek hekimliğe ilk adımınızı atacaksınız. Değerli öğrencilerimiz bugün yeni bir hayata başlayacaksınız. Beyaz önlük, hekimlik mesleği için dürüstlüğün, ahlaklı olmanın, sırdaş olmanın, aydınlığın, asaletin, saflığın, alçak gönüllü ve sorumlu olmanın din, dil, ırk, cinsiyet ayrımı yapmadan hizmet aşkının sembolüdür. Sevgili öğrenciler; Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün bakışları altında bilimden ayrılmadan Türk Milleti’ne ve insanlığa büyük değer katacağınıza İstanbul Arel Üniversitesi’ni ülkemizde ve yurt dışında iyi yetişmiş bir hekim ve iyi yetişmiş bir insan olarak temsil edeceğinize inancımız tamdır. Yolunuz bilimin ışığında aydınlık olsun.” ifadelerini kullandı.
“Sahip Olduğumuz En Büyük Değer, Akademik Kadromuzdur”
Törende konuşan İstanbul Arel Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ercan Gegez İstanbul Arel Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin güçlü bir akademik kadroya sahip olduğunu vurgulayarak mesleğe ilk adımlarını atan genç doktorlara önemli nasihatlerde bulundu.
Prof. Dr. Ercan Gegez; “İstanbul Arel Üniversitesi Tıp Fakültesi hakikaten çocuklarınızı emanet edebileceğiniz en iyi tıp okullarından bir tanesidir. Sahip olduğumuz en büyük değer, akademik kadromuzdur. İnsanın bazen giydiği şeyler, hayatını değiştirir. Siz bugün giyeceğiniz önlükle hayatınızı değiştiriyorsunuz. İyi bir doktor, iyi mühendis, iyi bir ekonomist olmanın öncesinde iyi bir insan olmak geliyor. Hasta ilişkilerine çok önem veriniz. Onlara empati yapmayı unutmayınız. Araştırmacı kimliğinizi sürekli taşıyın. İster akademik alanda çalışın ister hastanelerde çalışın bir tıp doktorunun olmazsa olmazı araştırmacı niteliğidir. Bilimin ışığından ayrılmayın. ‘Hayatta en hakiki mürşit ilimdir’ diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden ayrılmayın.” şeklinde konuştu.
“Bu Yolculukta Size Başarılar Diliyorum”
Törende konuşan İstanbul Arel Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Özgür Gözükara öğrencilere başarılar dileyerek İstanbul Arel Üniversitesi her zaman kendilerine destek olmaya devam edeceğini belirtti.
Mütevelli Heyet Başkanı Özgür Gözükara; “Sizler gerçekten bu ülkenin en zeki, en çalışkan gençlerisiniz. Onun için hazırsınız. Hiç şüpheniz olmasın. İstanbul Arel Üniversitesi camiası her zaman, başından sonuna kadar, artık biz bir aileyiz, sonuna kadar hep sizinle olacaktır. Hastane ön izin belgesi olan üniversitelerden birisiyiz. Bu yolculukta size başarılar diliyorum.” dedi.
“Sizler Geleceğin Sağlığını Yöneteceksiniz”
Törende konuşan İstanbul Arel Üniversitesi Onursal Başkanı Kemal Gözükara ise; “Siz çok güzelsiniz. Sizler geleceğin sağlığını yöneteceksiniz. Sizler bu mutluluktan en büyük zevki ve gururu alacaksınız. Hepiniz için hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Çocuklarımızı candan kucaklıyorum.” ifadelerine yer verdi.
Açılış konuşmalarının ardından İstanbul Arel Üniversitesi Tıp Fakültesi birinci sınıf öğrencileri, mesleğe ilk adımlarını hocalarının giydirdiği önlüklerle atmanın gururunu yaşadı. Önlük giyme merasiminin ardından etkinlik, toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.